2018.08.13.DATÇA YAZILARI-3
DATÇA
YAZILARI-3
2004
yılında yapılacak Yerel Seçim öncesinde Marmaris belediye
başkanı ANAP'lı İsmet Karadinç'ti.
CHP birkaç dönemdir Marmaris Belediye başkanlığını (aynı zamanda Armutalan, İçmeler ve Beldibi'ni de) kazanamıyordu.
CHP 2004 yılı için belediye başkan adayını emekli bir öğretmen olmakla birlikte iş adamı da olan doğma büyüme Marmarisli ve demokrat kimlikli Ethem Sayar olarak açıkladı.
Adayın kimliğinden ve ülkedeki siyasi havadan (AKP iktidarda ve ANAP dağılma sürecindeydi) dolayı bu kez CHP, 'kesin kazanırız' havasına girmişti.
Seçimlere yaklaşılırken Ethem beyin 'kalp krizi' geçirdiği ve adaylıktan çekildiği gerekçesiyle adayın CHP meclis üyelerinden Ali Acar olduğu ilan edildi. (Armutalan belediye başkanlığına da eniştesi Muhammet Ünlü aday gösterildi. )
AKP ise AP-DYP çizgisinden gelen ve ilçede oldukça çok sevilen Turan Öner'i aday göstermişti.
O günlerde Marmaris ÖDP olarak biz, CHP'den istifa eden Nazan Batmaz'ı, 2001-2002 krizinin sonuçlarıyla boğuşan Çarşı esnafının oluşturduğu hareketlenme/birliktelik ile birleştirmeye çalışarak 'Bağımsız aday' çalışması yürütmeye çalışıyorduk. (İlginçtir,1999 yerel seçimlerinde ÖDP çatısı altında Nuran Doğan'ı aday göstererek birlikte çalışma yürüttüğümüz EMEP eksenli arkadaşlar bu kez CHP saflarına resmen katılarak yeni bir konumlanma içine girmişlerdi.)
İsmet Karadinç ,karşısındaki adayları dikkate alarak yanına 1999 yılındaki CHP'li rakibi Fatma Gebeş Çimen'i de katmış ve kendisinin (o dönemdeki ) FB antrenörü C. DAUM olduğunu bağıra bağıra ilan ediyordu.
AKP iktidarda olmanın ve de adayının kimliğinin gücüyle seçimin kesin galibi olduğunu söylüyordu. (Gerçekten genelde bu doğrultuda bir kanı da vardı. )
CHP, ilçe örgütü toplantılarında 'Sol'dan bir şey kazanamıyoruz,yüzümüzü Sağa
dönelim' diye konuştuğu söylenen Ali Acar ile sıkı bir çalışma yürütüyor ve yıllardır İsmet Karadinçin popülist icraatlarından bıkan ve krizin etkisiyle sıkıntılar yaşayan, 'Marmaris'e çeki düzen verilmeli' diyen esnafın/mülk sahibi halkın hislerine hitap ediyor; öyle ki hangi adayın kaç oy alabileceğine kadar oldukça gerçekçi sayılar veriyorlardı.
2001/2002 krizi sonrası ekonomik sıkıntı içerisindeki esnaf ve mülk sahibi halk öyle bunalmıştı ki İsmet Karadinç yönetimine Cuma günü olan Halk Pazarını, Muğla Halk Pazarı ile aynı güne denk getirmek için Perşembe gününe aldırmış ama bununla da yetinmek istememiş ve 'dahasını' istiyordu.
Adayların son başvuru günü ve saatinden önce AKP dışındaki bütün adaylar başvurularını yapıyor ama AKP 5 dakika geç kalıyor; bu durum bir tutanakla kayıt altına alınıyor.
Haliyle AKP adayının adaylığı iptal ediliyor ve AKP seçime katılmıyor. (Bu olayla ilgili çok konuşuldu ve çok spekülasyon yapıldı, sonraları; bilerek/istemeden...diye.)
2004 yerel seçimini Marmaris'te Ali Acar aldı. (Armutalan ve İçmeler'i de CHP, Beldibi'ni sürpriz bir şekilde MHP aldı ).
2004-2009 yılları arasında Ali Acar Yönetimi, Marmaris'in görünümünü değiştiren ve altyapı sorunlarını çözen oldukça etkili bir icraat ortaya koydu ama biraz da Ali Acar'ın kişiliğinden ve asıl olarak toplumsal konumu ve yaşama bakışı sonucu sıradan insanlara ve hatta yanında yürüyen insanlara bile oldukça uzak ve kırıcı bir çizgi izledi.
2009 yılı Yerel Seçimine farklı bir taktikle hazırlanan AKP, kendi içinden ve kendi çizgisini izleyen bir aday yerine, gitti ve 'bir biçimde' ikna ettiği CHP'li olarak bilinen yerli, liberal, çevresi olan, sevilen ve oldukça varlıklı ama Ali Acar'a muhalif Ali Doğan Tugay'ı aday olarak ilan etti. (Bizatihi RTE'ın ikna ettiği ve A.D.Tugay'ın kabul etmek zorunda kaldığı söylentisi aldı yürüdü.)
AKP'nin yapmayı vaat edebileceği her şeyi yapan ve yapmaya devam eden (ilginçtir, RTE'a kişilik olarak çok benzeyen) Ali Acar karşısında AKP adayı seçimi kaybetti.
2004 yerel seçiminde CHP listesinden meclise seçilen ve 2009 yılına kadar mecliste görev yapan bir aday ile seçime katılan DSP'de (2004 yerel seçiminde CHP'den ilk olarak aday gösterilen Ethem Sayar da bu kez DSP adayını desteklemişti.) bir varlık gösteremedi.
2009-2014 yılları arasında CHP yönetimde kaldı. Ali Acar ilçe örgütünde ve ilçede yerini sağlamlaştırdı. İcraatlarına devam etti.
2014 yılına gelindiğinde AKP yeni yerel seçim için A.D.Tugay'ı 'bir biçimde' yeniden ikna etti ve yeniden aday gösterdi.
Datça'da da bu kez aynı taktiği izledi ve emekli bir öğretmen olmasının yanı sıra oldukça varlıklı bir tüccar olan yerli, çevresi kalabalık, sevilen, herkesten oy alabilecek ve en önemlisi CHP'li olarak bilinen ve bundan kimsenin şüphesi olmayan Günay Cennet'i aday olarak gösterdi.
2014 yerel seçiminde Marmaris'te Ali Acar ve Datça'da Şener Tokcan seçimleri yeniden kazandılar; AKP yine kaybetti....
Şimdi geldik 2019 yerel seçimlerine: AKP, MHP ile olan 'ittifakını da kullanarak bu yerel seçimlerde bugüne kadar alamadığı ve özellikle 'muhalif' duruşlarıyla bilinen ve tanınan yerleri mutlaka almayı isteyecektir.(Nitekim şimdiden bu yollu konuşmalar yapılıyor da.) CHP ise çok doğal olarak var olan yerel 'gayri memnunların yanı sıra bu kez merkezi düzeyde devam eden ve şimdilik noktalanmış gibi görünen iktidar savaşının izdüşümlerini de bünyesinde barındıran bir durumdadır.
AKP, yerel seçimler çerçevesinde, bu durumdan kendisi için çok yararlı sonuçlar çıkarmak isteyecektir. (Geçmiş icraatları bu doğrultudadır.)
CHP içinden farklı korkular, farklı çıkarlar ve farklı öç alma duygularıyla bu yerel seçimlerde 'kullanışlı aptallar' konumuna düşecekler olacak mı? Göreceğiz...
CHP birkaç dönemdir Marmaris Belediye başkanlığını (aynı zamanda Armutalan, İçmeler ve Beldibi'ni de) kazanamıyordu.
CHP 2004 yılı için belediye başkan adayını emekli bir öğretmen olmakla birlikte iş adamı da olan doğma büyüme Marmarisli ve demokrat kimlikli Ethem Sayar olarak açıkladı.
Adayın kimliğinden ve ülkedeki siyasi havadan (AKP iktidarda ve ANAP dağılma sürecindeydi) dolayı bu kez CHP, 'kesin kazanırız' havasına girmişti.
Seçimlere yaklaşılırken Ethem beyin 'kalp krizi' geçirdiği ve adaylıktan çekildiği gerekçesiyle adayın CHP meclis üyelerinden Ali Acar olduğu ilan edildi. (Armutalan belediye başkanlığına da eniştesi Muhammet Ünlü aday gösterildi. )
AKP ise AP-DYP çizgisinden gelen ve ilçede oldukça çok sevilen Turan Öner'i aday göstermişti.
O günlerde Marmaris ÖDP olarak biz, CHP'den istifa eden Nazan Batmaz'ı, 2001-2002 krizinin sonuçlarıyla boğuşan Çarşı esnafının oluşturduğu hareketlenme/birliktelik ile birleştirmeye çalışarak 'Bağımsız aday' çalışması yürütmeye çalışıyorduk. (İlginçtir,1999 yerel seçimlerinde ÖDP çatısı altında Nuran Doğan'ı aday göstererek birlikte çalışma yürüttüğümüz EMEP eksenli arkadaşlar bu kez CHP saflarına resmen katılarak yeni bir konumlanma içine girmişlerdi.)
İsmet Karadinç ,karşısındaki adayları dikkate alarak yanına 1999 yılındaki CHP'li rakibi Fatma Gebeş Çimen'i de katmış ve kendisinin (o dönemdeki ) FB antrenörü C. DAUM olduğunu bağıra bağıra ilan ediyordu.
AKP iktidarda olmanın ve de adayının kimliğinin gücüyle seçimin kesin galibi olduğunu söylüyordu. (Gerçekten genelde bu doğrultuda bir kanı da vardı. )
CHP, ilçe örgütü toplantılarında 'Sol'dan bir şey kazanamıyoruz,yüzümüzü Sağa
dönelim' diye konuştuğu söylenen Ali Acar ile sıkı bir çalışma yürütüyor ve yıllardır İsmet Karadinçin popülist icraatlarından bıkan ve krizin etkisiyle sıkıntılar yaşayan, 'Marmaris'e çeki düzen verilmeli' diyen esnafın/mülk sahibi halkın hislerine hitap ediyor; öyle ki hangi adayın kaç oy alabileceğine kadar oldukça gerçekçi sayılar veriyorlardı.
2001/2002 krizi sonrası ekonomik sıkıntı içerisindeki esnaf ve mülk sahibi halk öyle bunalmıştı ki İsmet Karadinç yönetimine Cuma günü olan Halk Pazarını, Muğla Halk Pazarı ile aynı güne denk getirmek için Perşembe gününe aldırmış ama bununla da yetinmek istememiş ve 'dahasını' istiyordu.
Adayların son başvuru günü ve saatinden önce AKP dışındaki bütün adaylar başvurularını yapıyor ama AKP 5 dakika geç kalıyor; bu durum bir tutanakla kayıt altına alınıyor.
Haliyle AKP adayının adaylığı iptal ediliyor ve AKP seçime katılmıyor. (Bu olayla ilgili çok konuşuldu ve çok spekülasyon yapıldı, sonraları; bilerek/istemeden...diye.)
2004 yerel seçimini Marmaris'te Ali Acar aldı. (Armutalan ve İçmeler'i de CHP, Beldibi'ni sürpriz bir şekilde MHP aldı ).
2004-2009 yılları arasında Ali Acar Yönetimi, Marmaris'in görünümünü değiştiren ve altyapı sorunlarını çözen oldukça etkili bir icraat ortaya koydu ama biraz da Ali Acar'ın kişiliğinden ve asıl olarak toplumsal konumu ve yaşama bakışı sonucu sıradan insanlara ve hatta yanında yürüyen insanlara bile oldukça uzak ve kırıcı bir çizgi izledi.
2009 yılı Yerel Seçimine farklı bir taktikle hazırlanan AKP, kendi içinden ve kendi çizgisini izleyen bir aday yerine, gitti ve 'bir biçimde' ikna ettiği CHP'li olarak bilinen yerli, liberal, çevresi olan, sevilen ve oldukça varlıklı ama Ali Acar'a muhalif Ali Doğan Tugay'ı aday olarak ilan etti. (Bizatihi RTE'ın ikna ettiği ve A.D.Tugay'ın kabul etmek zorunda kaldığı söylentisi aldı yürüdü.)
AKP'nin yapmayı vaat edebileceği her şeyi yapan ve yapmaya devam eden (ilginçtir, RTE'a kişilik olarak çok benzeyen) Ali Acar karşısında AKP adayı seçimi kaybetti.
2004 yerel seçiminde CHP listesinden meclise seçilen ve 2009 yılına kadar mecliste görev yapan bir aday ile seçime katılan DSP'de (2004 yerel seçiminde CHP'den ilk olarak aday gösterilen Ethem Sayar da bu kez DSP adayını desteklemişti.) bir varlık gösteremedi.
2009-2014 yılları arasında CHP yönetimde kaldı. Ali Acar ilçe örgütünde ve ilçede yerini sağlamlaştırdı. İcraatlarına devam etti.
2014 yılına gelindiğinde AKP yeni yerel seçim için A.D.Tugay'ı 'bir biçimde' yeniden ikna etti ve yeniden aday gösterdi.
Datça'da da bu kez aynı taktiği izledi ve emekli bir öğretmen olmasının yanı sıra oldukça varlıklı bir tüccar olan yerli, çevresi kalabalık, sevilen, herkesten oy alabilecek ve en önemlisi CHP'li olarak bilinen ve bundan kimsenin şüphesi olmayan Günay Cennet'i aday olarak gösterdi.
2014 yerel seçiminde Marmaris'te Ali Acar ve Datça'da Şener Tokcan seçimleri yeniden kazandılar; AKP yine kaybetti....
Şimdi geldik 2019 yerel seçimlerine: AKP, MHP ile olan 'ittifakını da kullanarak bu yerel seçimlerde bugüne kadar alamadığı ve özellikle 'muhalif' duruşlarıyla bilinen ve tanınan yerleri mutlaka almayı isteyecektir.(Nitekim şimdiden bu yollu konuşmalar yapılıyor da.) CHP ise çok doğal olarak var olan yerel 'gayri memnunların yanı sıra bu kez merkezi düzeyde devam eden ve şimdilik noktalanmış gibi görünen iktidar savaşının izdüşümlerini de bünyesinde barındıran bir durumdadır.
AKP, yerel seçimler çerçevesinde, bu durumdan kendisi için çok yararlı sonuçlar çıkarmak isteyecektir. (Geçmiş icraatları bu doğrultudadır.)
CHP içinden farklı korkular, farklı çıkarlar ve farklı öç alma duygularıyla bu yerel seçimlerde 'kullanışlı aptallar' konumuna düşecekler olacak mı? Göreceğiz...
13.08.2018/Datça
Mehmet
Erdal
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder