24 Mayıs 2020 Pazar

2020.05.25.CEZAEVİ YAZILARI-4 BAYRAK YURT İÇİ BİRİKİMİMİZDEDİR...

  Hiç yorum yok

     CEZAEVİ YAZILARI-4: BAYRAK YURT İÇİ BİRİKİMİMİZDEDİR...
     Bugünden geriye baktığımda, 1980'li yılların ortalarında, Avrupa üzerinden gelen ve karşıdan esen rüzgarlara karşı, cezaevlerinde, iyi ki, şimdi bu yazılarda bir kısmını okuduğunuz görüşleri dile getiren ve savunanlardan birisi olmuşum; bu yazıları yazıp o duvar gazetesinde ya da o günlerde yayınlanan bazı dergilerde yayınlamışım; dahası, başka bazılarıyla birlikte bir biçimde cezaevi dışına çıkarıp, o günlerde bir şeyler yapmaya çalışan bazı arkadaşlara iletmişim, diye düşünüyorum.
                                 “BAYRAK YURT İÇİ BİRİKİMİMİZDEDİR...
     “...TÜRKİYE İÇİN POLİTİKA, TÜRKİYE'DE ÜRETİLİR VE TÜRKİYE'DE HAYATA GEÇİRİLİR...”(T.Sorunları Dizisi. Sayı 4/syf.58)
     12 Eylül'ün hemen ardından yaşanan 'sürek avı' sonucu, yurt dışına çıkan, öldürülen ve cezaevlerine doldurulan kadro, sempatizan ve taraftar nedeniyle yurt içinde çok az sayıda mücadeleye devam eden DY'li insanlarımızın kaldığı bilinir. Özellikle DY'li kadroların sayısı çok azdır. Bu insanlarımızın da merkezi yapının dağılmasından/dağıtılmasından dolayı birbirinden kopuk tek bireyler veya dar gruplar halinde yaşamaya çalıştıkları bilinir.
     Yaşanan baskı ve faşist terör politikası uygulamaları, merkezi yapının olmaması ve ilişkilerin kopmasının getirdiği tek veya dar gruplar halinde yaşama, uzun zaman bir şeyler üretememe, değişen koşullara uyamama, içinde yaşanılan koşullardan olumsuz anlamda etkilenme, yılgınlığa kapılma vb. nedenlerden, bu birikimimizin bir kısmının teslim olma ve mücadele dışında yaşamayı esas alma, farklı eğilimlere yönelme, düzenle yeniden bütünleşme vb. tavırlar içerisine girerek "heba" olduğunu söyleyebiliriz.
     Niteliklerini, iradelerini ve bilinçlerini yitirmemiş, yakın zamana kadar kendi aralarında ve yurt dışındaki DY'li insanlarımız ile çoğunlukla sağlıklı, sürekli ve giderek güçlenen ilişkiler kuramadan yaşamaya çalışan insanlarımızın, yurt dışındaki ve cezaevlerindeki birikimimizi oluşturan insanlarımıza kıyasla, dünkü mücadele içinde, en azından konumları itibariyle daha alt görevlerde bulundukları açıktır. Bu, yurt içindeki DY'li arkadaşlarımızın dezavantajlarıydı. İdeolojik, teorik ve politik yetersizlik, üst düzeyde görev alamamaktan veya uzun süre devrimci hareket içerisinde bulunamamaktan kaynaklanan deneyimsizlik; bu insanlarımızın, 12 Eylül sonrası içine girilen koşullarda yaşama, ölmeme ve tutuklanmama başarılarını göstermelerine karşın; yeni dönemi irdeleme, görevleri tespit etme, sorunları çözme, engelleri aşma, ideolojik saldırıları göğüsleme ve ideolojik birliği devam ettirme, örgütsel birliği yeniden sağlama, devrimci sınıf mücadelesini yükselterek yürütüp-yönlendirme başarısını gösterememelerine yol açmıştır. Bence bu, dünkü dönemimizden kaynaklanan bazı nedenler ile birlikte düşünüldüğünde, bu sayılan nedenlerden dolayı doğaldır. (Bu noktanın irdelenmesinde yarar olduğunu düşünüyorum.)
     Yurt içinde yaşayan DY'li insanlarımız, cezaevlerinden çıkan bazı insanlarımızın katılımıyla nitelik ve sayısal yönden güçlenmişlerdir denilebilir. Bu önemli bir itici güç oluşturmuştur.(*)
     Bugün dahi, yurt içindeki DY'li insanlarımızın, güçlü bir merkezi yapılanmadan hala uzak oldukları anlaşılıyor. Yeni dönemde "yeni bir devrimci hareketi" yaratma çabalarına rağmen, uzun zaman tek veya dar gruplar halinde yaşamış insanlar olarak, şu veya bu oranda farklı düşünme ve olaylara farklı yaklaşımda bulunma durumu söz konusudur. Bu DY'li insanlarımızın, devrimci sınıf mücadelesinin önündeki engelleri aşma ve sorunlarını çözümleme temelinde yürütecekleri ideolojik, teorik ve politik yoğun ve sistemli bir çalışma ile bu farklı düşünme ve yaklaşımda bulunma durumunu büyük ölçüde aşmaları mümkündür. DY'li insanlarımızın bu görevi, devrimci sınıf mücadelesini yükselterek yürütüp-yönlendirmeye çalışmadan, üretmeden ve tartışmadan, masa başında yerine getirebilecekleri düşünülemez.
     İdeolojik ve örgütsel birlik, doğru bir yöntemle, pratikte, yoğun ve sistemli bir çalışmayla sağlanır.
     Yurt içindeki DY'li insanlarımızın, önlerine konulan bu görevleri yerine getirebileceklerine dair kendilerine güven duymaları şarttır.
     Farklı koşullara sahip yurt dışı, cezaevleri ve yurt içi birikimimiz içinde belirleyici ve yönlendirici olacak olan, yurt dışından gelecekler, cezaevlerinden çıkacaklar ve en önemlisi devrimci sınıf mücadelesi içinde yetişip devrimci saflara katılacaklar ile nitel ve sayısal olarak her gün biraz daha güçlenecek olan yurt içindeki DY'li insanlarımızdır. Bayrak, onlardadır. Yurt dışı, cezaevleri ve yurt içi birlikteliğini sağlayacak olan onlardır.
     DY birikimi içinde, yurt içindeki DY'li insanlarımızı belirleyici ve yönlendirici gören düşünceler, siyasi hareketimizin bugünkü somut gerçekliğinde tamamen doğrudur ve tüm DY'lilerce benimsenmelidir...
     3-8-1987/1-4-1988 AYDIN/M.ERDAL”
     Notlar:
     (*) Burada kastedilen, 146/3'ten ya da 168'den ceza alıp kısa dönem yatan ve tahliye olanların yanı sıra, asıl olarak, 1986 İnfaz Yasasından yararlanarak cezaevlerinden çıkanlardır.
     25.05.2020/Datça
     Mehmet Erdal


Hiç yorum yok :

Yorum Gönder