2020.09.07.CEZAEVİ YAZILARI-19: PARİS KOMÜNÜNE DAİR (2)
CEZAEVİ YAZILARI-19: PARİS KOMÜNÜNE DAİR! (2)
(Paris Komününün 117. yıl dönümünde Aydın E Tipi Özel Kapalı Cezaevinde yapılan bir çalışmanın ikinci bölümü)
"117. Yıl dönümünde Paris Komünü
...Marks'ın "toplumsal devrimlerin şafağı" olarak tanımladığı Paris Komününü, öncelikle onu hazırlayan tarihsel koşulları ve kuvvetleri, olayların kronolojik gelişim seyri içinde ele alarak açıklamaya çalışacağız. Engels'in, ayaklanmayı tanımlarken kullandığı "Fransızca konuşmak" terimi, Fransızların ihtilalci atılımı ve sınıf savaşımını sonuna kadar götürebilmesi yeteneğinden kaynağını almaktadır.
"1830-1848 ve 1871 silahlı kalkışmaları ve özellikle de Komün eylemi, bu konudaki çarpıcı örnekleri oluştururken, aynı zamanda burjuvazinin, proletaryanın bulanık da olsa bağımsız sınıf istemleri karşısında nasıl azgınlaştığının ve öç aldığının kanlı kanıtlarını da oluşturmaktadır...” denildikten sonra, ayaklanma öncesi Fransa, 1789 yılından itibaren oldukça ayrıntılı bir biçimde özetlenmekte ve sonra şöyle devam edilmekte idi:
1871 “... Şubat ayı içinde Milli Muhafızların 254 taburunda ve ilçelerinde komiteler kuruldu. Bu nokta önemlidir. Yani bu komiteler, proletaryanın iktidarı ele geçirmesi sonrası süreçte değil, iktidarın ele geçirilmesi sürecinde pratik içinde kuruldular. Aynı şey Sovyetler, Şuralar, Konseyler, Direniş Komiteleri vb. örgütlenmeler için de geçerlidir. Seçimle iş başına gelen ilçe komiteleri ve Ulusal Muhafızın Merkez Komitesi, Komün günlerinde iktidarın en önemli güç odakları oldu. '20 ilçenin komiteleri ve Merkez Komitesi, Milli Savunma Hükumetinin elindeki son iktidar kırıntılarını almak, politik ve sosyal devrimin temellerini atmak konusunda rol oynayacaktı. İçeriden bakıldığında Paris kuşatmasının bütün tarihinin, hep bu yönde girişilen teşebbüslerden kurulu olduğu görülür. Bu teşebbüsler Komün anlayışını kesinleştirip, belirli bir hale sokmamışsa bile zenginleştirmiştir. Bu anlayışın içinde, Orta Çağ sitelerinin ayaklanışı sırasında doğan hükumetlerin uzak anısı ile 1793'teki Paris Komününün yarattığı taze gelenekler, Paris'teki belediye sisteminin istisnai karekterlikten kurtarılması talebi ve Babeyuf zamanından beri Temmuz Krallığı sırasında kurulmuş gizli cemiyetler, Marksist Manifesto tarafından Komünizm şeklinde sıfatlandırıla gelmiş bir devrimci doktrin kokusu sezilmektedir. Bütün bunlar, hemen anlaşılacağı gibi, işçilerle zanaatkarların, umudu kırılmış aydınlarla her şeye karşın umutlarında direnen ütopyacıların, genç öğrencilerle sakalı ağarmaya yüz tutmuş 48 ihtilalcilerinin belirsiz ve karmaşık özlemlerini besledikleri ideolojik unsurlardır. İşte bunlara Proudhoncu ... ile Bakuninci anarşizmin verileri de eklenirse, Paris'in ruhu hakkında aşağı yukarı tam bir fikre sahip olunabilir. Hatırdan çıkarılmamalıdır ki, üstelik bu ruh, o sıralarda Paris'te yaşayan sayısı oldukça kabarık bir Polonyalı ve İtalyan azınlığın durmaksızın beslediği coşkun bir Enternasyonalizm atmosferi içinde çalkalanmaktadır." (Paris Komünü.syf.19)...” (a.b.ç.)
***
“...Bir önceki bölümde Ulusal muhafızların 254 taburundan seçim yoluyla gelmiş delegelerden oluşan bir Merkez Komitesinden bahsetmiştik. 18 Mart'ta aslen halktan toparlanan bağışlarla yaptırılan ve Ulusal Muhafızlara ait olan topların, Thiers Hükumetince el konularak Ulusal muhafızlardan geri alınmaya ve Merkez Komitesi üyelerinin turuklanmaya, böylece genel olarak halkın silahsızlandırılmaya ve bir tenkil politikasının hayata geçirilmesine, kısaca Paris'in 'yatıştırılmasına' çalışılması karşısında ayaklanan Paris halkı tarafından iktidara el konulmuştu.
Paris halkının bu iktidara el koyma ve Thiers Hükumetini Versailles'a kovma sırasında, Merkez Komitesi önder ve yönetici bir rol oynamıştı. Merkez Komitesi, fiili durumun ortaya çıkardığı bu önder ve yönetici olma rolünü, yapılacak seçimler sonucu resmi düzeyde Komün yönetimine terk edecek olmasına karşın, fiiliyatta sürdürmeye çalışacaktır. Bu da Komün eylemi sırasında bazı karışıklıklara yol açacaktır.
18 Mart'ta iktidara el konulmasının hemen ertesi günü Merkez Komitesi halka yayınladığı bir bildiriyle 'Paris halkı, kendisine kabul ettirilmek istenen boyunduruğu söküp attı' diyor, sıkı yönetimin kaldırıldığını duyuruyor ve bütün Paris halkını Komün (Bucak) seçimlerine çağırıyordu. Böylece Merkez Komitesi, iktidarın el değiştirmesi sonrası ilk iş olarak, öteden beri halkın temel istemlerinden biri olan Komün seçimlerini hayata geçirmiş oluyordu. Bu bir anlamda, iktidarın halka, iktidarın gerçek sahibi olan halka devredilmesi anlamına geliyordu...”
“...Tam bu noktada Marx'ın eleştirileri vardır. Marx'a göre Merkez Komitesi hiç vakit kaybetmeden karşı-devrimin karargahı ve devrime karşı her türlü faaliyetin kaynağı olan Versailles üzerine yürümeliydi. Versailles hükumetini düşük ilan etmeliydi. İkincisi, Marx'a göre, Merkez Komitesinin seçimler yoluyla yerini çok çabuk Komüne devretmesi yanlıştı. Marx'a göre, her iki hatanın kaynağı, Merkez Komitesinin gereksiz 'vicdan ve onur' titizliğiydi. (Bknz: Seçme Eserler/cilt-2. Shf.257)
Komün ise "...26 Mart'ta düzen partisinin gücünü bir de seçim sandıklarında denemesine izin verdi." (a.g.e. Shf.258)
26 Mart'ta Komün seçimleri yapıldı...
Seçimlerin hemen ardından "Merkez Komitesi Parislilere hitaben yayınladığı bir bildiride iktidarı Komüne devrettiğini açıklayarak, yurttaşların Komün çevresinde toplanmalarını talep ediyordu." (Paris Komünü. Shf.38)
28 Mart'ta Komün ilan edildi. Komün 29 Mart'ta yayınladığı bir bildiride halka "Mukadderatınızın hakimisiniz" (shf.130) diyordu. Yani, geçici olarak iktidar yetkisini kullanan Merkez Komitesi, seçilmiş Komün'e görevlerini devrediyordu.”
***
“Komünün tüm Fransa için önerdiği ama hayata geçirmeye fırsat bulamadığı örgütlenme modeli dışında, egemenliğini hakim kılabildiği Paris'te hayata geçirdiği Proleter Devletin örgütlenmesine kısaca değinelim.
Bucaklar düzeyinde halkın doğrudan oylarıyla seçilen yerel Komünler, tamamen o Bucak halkının iktidar organı idi.
Merkezi otorite anlamındaki Komün ise, Bucaklardan gelen seçilmiş Belediye Meclis Üyelerinden oluşuyordu.
Komün, her biri eski bakanlıklara eş olan on komisyon (icra, askeri, iaşe, maliye, adalet, genel güvenlik, çalışma, sanayi ve ticaret, kamu hizmetleri, öğretim) kurmuştu...”
***
“...Komünün ilk buyrultusu eski iktidara ait olan düzenli ordunun dağıtılması, askerlik yoklamasının kaldırılması ve halkın silahlandırılmasıydı. Böylece Komün, ... mevcut burjuva aygıtının parçalanması ve kendi istemlerinin hayata geçirilebilmesi için yeni bir devlet örgütlenmesine duyulan gereksinimi hem ifade etmiş hem de hayata geçirmiş oldu.
Aynı gün, yani 30 Mart günü Komün yönetimi daha bir dizi konuda uygulamaları gündeme getirdi.
Şöyleki:
1870 Ekim ayı ile 1871 Nisan ayı arasındaki tüm konut kiralarına ilişkin ödemeleri iptal ediyor, ödenmiş bulunan kiraları da gelecek kira ödemelerine sayıyordu. Komün 'Mülkiyetin de kendine düşen fedakarlık payında bulunması adaletin gereğidir.' anlayışından hareket ediyordu. Bu kararname bütünüyle uygulandı. Bunun sonucunda, orta sınıf halk, Komün'e kesin bir destek verdi.
Ayrıca hacizli tüm eşyaların satışı durdurularak, bu eşyaların karşılığı ödenmeksizin sahipleri tarafından geri alınması sağlandı....
Komünün Enternasyonalist yönü, Komüne seçilmiş olan yabancıların görevlerinin Komün yönetimi tarafından onaylanması ile ortaya konuyordu ve 'Komün bayrağı, Dünya Cumhuriyeti'nin bayrağıdır' deniyordu....
1 Nisan günü, bir Komün görevlisinin yıllık en yüksek maaş tutarının 6000 Frank'ı geçemeyeceği, yani en yüksek işçi ücretinin tutarından daha yüksek olamayacağı kararlaştırıldı. Bu konu çok önemlidir...
2 Nisan günü Kilise ile Devletin birbirinden ayrılması ve din işleri bütçesinin kaldırılması, bütün Kilise mallarının ulusal mülkiyete dönüştürülmesi kararlaştırıldı....
6 Nisan'da 137. Tabur, eski toplumsal sistemlerin egemenlik ve zor sembolü giyotini halkın sevinç gösterileri arasında yaktı.
8 Nisan'da 'bütün dinsel simge, imge, dua ve dogmaların, kısacası bireysel vicdanla ilgili her şeyin okullardan uzaklaştırılması buyruldu. Ve buyrultu, yavaş yavaş gerçekleştirildi.'
12 Nisan'da Komün,...Vendome sütununu, şovenizm ve halkları anlaşmazlığa kışkırtma simgesi olduğu gerekçesiyle yıkmayı kararlaştırdı. Karar, Komün tarafından 16 mayıs'ta uygulandı.
16 nisan günü, Komün eylemi sırasında faaliyetleri durdurulan fabrikaların sayımı yapılarak, bu işletmelerin fabrika işçilerinin yönetimine verilmesi kararlaştırıldı...
20 Nisan günü fırın işçilerinin gece işi ve iş bulma kurumları kaldırıldı. İşçi bulma kurumları belediyelere bağlandı.
30 Nisan'da emniyet sandıkları ortadan kaldırıldı.
5 Mayıs'ta XVI. Loui'nin idamının telafisi için yaptırılan Kefaret Kilisesi'nin yıkılması kararlaştırıldı.
Bunlardan başka, patronların emekçilerin ücretlerine kesintiler ve cezalar uygulaması kaldırıldı.
Ahlak Polisi kaldırıldı. Talih oyunları yasaklandı. Ayrıca af çıkartıldı. Komün oturumlarının yayınlanması kararlaştırıldı. Siyasal ve mesleki yeminler kaldırıldı...
Aydın/1988” (Devam edecek)
07.09.2020/Datça
Mehmet erdal
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder